Evet, Internet’i tükettik şimdi sıra Internet2’de. Yanlış okumadınız Internet2…Sanki bizim doğamızmış gibi yaşıyoruz teknolojiyi de. Birincisi bitti, sıra ikincisinde.
Internet2 nedir?
1996 yılında ilk kez araştırmacılar ve eğitimcilerin biraraya gelmesi ile işlerlik kazandı. 300 kadar üyesi ile beraber 2,4 Gbps hız ile hizmet vermeye başladı. Bu o zamanlarda modem hızından 45,000 kat daha fazla hız demekti. 2000’li yılların başında bu hız saniyede 5,44 Gbps rekorunu kırdı. Bütün amaç ise üniversiteler ve bilim adamları arasında ticari olmayan bir bağ kurabilmek.
Başlangıç buydu da, şimdi böyle mi peki? Kocaman bir “HAYIR”. Tüm bunları ne için anlatıyorum tahmin edin. Internet’i çöplüğe çevirdik. Akabinde Internet2 yaratıldı. Zaten dünyayı çöp dağına çevirdiğimiz için Mars’ta yer aradığımız bu günlerde bu gayet normal değil mi? Dünya 1000 tüketip, 1 üretenlerle dolmuş.
Bazen bu dünyanın bir parçası olmamak için neler vereceğimi düşünüp duruyorum. Herhalde herşeyi. Bunun nedenini şöyle açıklamak isterim. Internet geldi geleli herkes her düşüncesini, iyi veya kötü yazdı çizdi. Buna itirazım yok ama bu sefer de sanki beyinlerin fermuarları açılmış gibi her türlü gizli sapkınlıklar, abuk subuk fanteziler her yeri kapladı. Bana göre insanlık içini dışını Internet’e döktü ve durum da ortada. Demek ki biz insanlar belki de sandığımız kadar iyi değilizdir. Belki de bizi bilerek evrenin öyle bir köşesine yolladılar ki bizden daha iyilere bir şey yapmayalım diye.
İyice abarttın demeyin ve şunu dinleyin. Amerika’da bir televizyon programında tam 1000 tane sapık tutuklandı. Programın içeriği şöyle: Internet chat (sohbet) sitesinde program sahipleri 13 yaşında bir kız çocuğu havasına bürünerek erkekler ile konuştular. Sanki kız çocuğunun kendi evimiymiş gibi bu sapıkları kameralar ile donatılmış bir eve davet ettiler. Sonuç inanılmaz, her yaş ve ırktan erkek ellerinde içki şişeleri ve yiyecekler ile o eve gittiler. Sunucu birine sordu: “Şimdi ne olacak biliyor musun?” ve adam üzüntü ile cevap verdi: “Hapise gireceğim?”
İşte anlaşılmaz olan budur. Neden bile bile lades? Bunları insanoğlu neden yapar? Bunlara şahit oldukça gerçekten bu dünyadan uzak neresi varsa oraya gitmek istiyorum. Bir anlık bile insan duygu ve düşüncelerinden uzaklaşamaz böyle. Çok büyük dengesizlikler bunlar.
Hep söylüyorum size. Çocuklarınızın odasına bilgisayar ve Internet koymayın. Sizden gizli bir şey yapmaya neden ihtiyaçları olsun ki? Ders yapacaksa beraber yapın. Mümkün ise bilgisayarlarınızı salona televizyonun yanına kurun ve televizyon ile bilgisayar arasında bağlantı kurarak çocuğunuzun ne yaptığını televizyondan seyredin. Bu kötü bir şey değildir. Ödev yapacak ise beraber yaptıklarına katılımcı olun.
Internet2 veya 3 veya 4…Bana göre hiçbiri değil. Biz herşeyi bozarız. Bu güzelim dünyanın en büyük HACKER’ları biziz. Beynimizin ikinci versiyonu yapılamayacağına göre, ve yaşayıp yaşayamayacağımız sadece tek bir hayat olduğuna göre duygu ve düşüncelerimize hakim olmalıyız diye düşünüyorum. İşyerime gelip şikayet edip duran ana babalara sesleniyorum. Ben anlamıyorum diye umursamaz davranmaktan vazgeçin ve bir an evvel siz de teknolojiyi yakından takip edin. Yasaklar ile başa çıkamazsınız bunun yanında kontrol de sizde olmalı. Siz kontrol edemiyorsanız bu teknolojileri, o zaman bu işin profesyonellerinden yardım isteyin. Yani bilgisayarlarınızı kontrol ettirin.
Internet demokrasidir deyip ortalığı velveye verenler, şimdi de korkularından Polis’ten yardım istiyorlar. Ne tezat ama. Herkes her istediğini sanal olarak yapmaya başlamıştı, şimdi ise tatminsizlik yüzünden gerçek hayatta yapmaya çalışıyorlar. Adı üzerinde SANAL DÜNYA bu, KOCA bir düş alemi. Gerçek hayatta böyle şeyler yok!..
Haydi size iyi günler, bu akşam uyumadan önce iyi düşünün.