Araştırma ve geliştrimenin neredeyse, sıfırın altına indirgendiği ülkemizde bazı direnişlere direnme kararımı açıklamayı istiyorum.
VARAN 1
Internet’i seviyoruz ancak İngilizce diye bir dili de inkar ediyoruz. Boşuna uğraşmayın, çünkü internet adresleri sadece ingilizce çalışıyor. Bunu düzeltmek için çabalayanlardan bahsetmiyorum yanlış anlamayın. Benim lafım kulak ardı edenler. Osmanlı İmparatorluğunda hükümdar olan tüm padişahlar ve üst düzey yöneticiler Almanca, İngilizce, Fransızca ve az da olsa Latince biliyorlardı. Peki biz ne biliyoruz!.. Bu dilleri öğrenmemek o dilleri duvar gibi etrafımıza örüyor. Çevremizde değil sadece teknolojik olarak, gerçekten neler olduğunun farkında bile olmuyoruz. Lütfen öncelikle İngilizce öğrenin, daha sonra fransızca va almanca öğrenin.
Ancak küçük bir ayrıntı var söylemem gereken. Hani her mesleğin kendine has bir konuşma va yazışma vardır ya. Tıpkı avukatlık gibi, doktorluk gibi, işte bilgisayarın da böyle bir has dili vardır. Buna TERMINOLOGY deniyor. Sizler de hangi dili öğrenirseniz öğrenin ancak ilgi duyduğunuz alan veya mesleğin diliyle öğrenin.
Ben bu durumun okullarımıza da yansımasını ve yansıtılmasını istiyorum. Yani Fen Lisesinde okutulan yabancı diller ile Endüstri Meslek Lisesinde öğretilen yabancı dillerin okulların özelliklerine göre müfredatlarının değiştirilmesini istiyorum. Bunu da yakın bir zamanda Milli Eğitim Müdürlüğümüze sunacağım zaten. Hatta yeri gelmişken söyleyeyim. Meslek Liselerinde yabancı dil olarak önce almancanın öğretilmesini ve ikinci dil olarak İngilizcenin öğretilmesini istiyorum. Çünkü Amanya ülke olarak endüstriyel makinelerin ve ağır endüstrinin en gelişmiş olduğu ülkedir ve her zaman meslek gezileri bu ülkeye yapılır.
Kısacası ben, konusunda ilerlemiş olan ülkelerin insanları ile sanki hergün Otel rezervasyonu yaparmış veya tatile gidermiş gibi konuşmak değil, mesleki tecrübeleri ve eğitimi de paylaşmak istiyorum. Hatta mümkünse sınıflarımızda bu tarzda konuşularak öğreilmesini de istiyorum.
Bugün yolda geçen bir çocuğa “What is your occupation?” diye sorsam ne olur merak ediyorum.
Çok mu burnu büyük geldi size, O zaman, şunu hemen hatırlatayım size benim köklerimdeki atalarım bu dilleri devlet seviyesinde (siyasi derecede) sular seller gibi konuşabilen insanlardı. Ben Kanuni’nin Sultan Selim’in ve daha nicelerinin torunuyum.